Ara

Nadas - Gurbet = KIN












Bir “gidiş” yazısı bu…
En nefret ettiğim sözcük, durumu en net anlatan oldu.
Belki de onca araflardan geçilerek
alınmış bir kararın üstüne çöreklenmesi,
ansızın kısadan kesmesi,
yorum gözeneklerini tıkaması,
havasızlığı pompalaması,
“gidiş”e karşı içimde bir nefret uyandırıyor.


Gitmek, bir asalaklık hali,
Yaşanmışlıkların hazıryiyicisi…


Elim kâğıda nazlandı, yine de bir şeyler damladı…
Son aylarda neler yaşadığım, içeride neleri tükettiğim,
kalabalıklarım değil bugünkü derdim.
Sadece “gitme”nin tayin ettiği sızıntıyı izleyen,
için için geriye bakmaya çalışan
ama
düşmemek için önünü de kollayan kafa halim…

zor zamanlar…

neyse ki bir-iki pürüz dışında işleri bitirdim.
Söz verip de son noktayı koyamadıklarımdan defalarca özür dilerim;
yoğunluğuma gösterecekleri anlayış,
özrümü ete kemiğe büründürecek.
Ama baktığımda şöyle bir geriye,
epeyinize de mahcup gitmiyorum.
onlarca dosya, bir o kadar yazı-çizi, taslak,
yardım viyadükü,
eş dost köprülüğü vb.
işleri bitirirken kendimi bitirmişim,
şimdi ayıldım…

elimde iki defter:
biri alınacak notları,
diğeri tutulacak günceyi gözlüyor.
Askerlik,
"Günce"yi tamamlamak için bana
yardım-yataklık etse,
içeri atarlar mı orduyu?..

yazma sıkıntısı sızlanırken yine içerlerde bir yerde,
bugün Gülten Akın yine şahça konuştu:

“Ara vermek ve başlamak…
Kritik bir eşik,
eşiği kötü atlayan insan
tam bir ‘ekşime’ yaşar…”

sadece ‘yazı’ için mi söyledi bunu,
beş aylık “Nadas” boyunca anlamaya uğraş’acağım…
Güzel bir bahar için,
otlarım yanacak…
peki
İPEK kozası açılacak mı?..
Kelebeğin işine karışma,
O da uğraşır elbet.


Günlükteki derdimi açtım Akın'a;
“Sen bu delilikle yazar olursun”u kapınca,
bayram bebelerinin harçlık sarhoşluğu gibi,
mahcupça kabardı koltuklarım…

yine ondan;

KIN

Sanki buzdan duvarlarla çevriliyorsun
Sanki yangınsın da birden sönüyorsun
Sanki kocaman aynalar önünde
Bir çiy damlası gibi görünüyorsun
Gurbet baskındır

Kendi kendine batırırken
İçindeki keskin bıçağı
Yetişmiştir gurbet
Gurbet kındır


Uzak Bir Kıyıda (1984–2003)



13 Aralık

1 yorum:

  1. TSK'nın en duygusal ve kalemi en kıvrak yazıcısına hayırlı teskereler dilerim...

    YanıtlaSil