yayıncının yazar olduğu, yazma süreci ile yayınlatmanın başaşağı döndüğü, bölümlerin durup dururken birbiriyle yer değiştirdiği, "canlı" bir kitap okuyorum. adı; "sahte". gerçek hayatında editör olan bir yazarın, yazarlık kurumu ve yayıncılık mesleğine ironik yaklaştığında ne derece önemli bir kurgu çıkarabileceğinin göstergesi...
Mehmet Erte, "Sahte", YKY, 2012
yazarın değil, yayınevinin arka kapağı:
"Sahte bütünlüklü bir anlatı kurmanın imkânsızlığından filizlenen, kendisini temsil etmek üzere kurulabilecek bütün cümleleri önceden tasarlayarak yalanlayan ve zaaflarının farkına vardığı anda onları silmek, ortadan kaldırmak yerine alay konusu yapan cins bir roman.
Erte haşarı bir çocuk olarak büyük yazarların mutfağına giriyor ve her şeyi birbirine karıştırıyor."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder