Günce-öykü-anlatı arasında gidip gelen, su gibi bir öykü...
Yazar, duruluğu ve içtenliğiyle daha ilk sayfadan
bir şeyler içip sohbet etmek üzere önceden
sözleşmişsiniz gibi karşılıyor sizi,
elinizden düşüremiyorsunuz.
Kitabı okumaya ayırdığınız zamandan çok daha fazlasını
onun üzerine düşünmeye ayırabilirsiniz.
Ağdalı anlatımlardan sıyrılmış, 'maksat muhabbet'i öne almış bir çalışma...
Semih Gümüş'ün düştüğü not gibi;
bu kitap, içerik ve üslubuyla okuma alışkanlıklarınızı değiştirebilir...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder